Bebek Kıyafetleri İçin Yıkama Torbası Gereksiz Almayın!

Bazı ürünleri boşu boşuna almışım. Kimini hiç kullanmadım, kimi de kullanım sırasında olmasa da olurmuş dedirtti. Çeşitli zamanlarda kaleme alacağım bu ürünleri almak için acele etmeyin. Hatta almayın...




TR'de Üretilen Saten Kurdeleli
Yıkama Torbası - Filesi

Bebek Kıyafetleri İçin Yıkama Torbası - Yıkama Filesi: Naylon alaşımlı, ağzı büzgülü, saten kurdele ile bağlanan bir file hazırlamışlar bebeğinizin kıyafetlerini çamaşır makinesinde yıkarken kullanmanız için. Bu filenin amacı eğer bebeğinizin kıyafetlerini sizinkilerle bir yıkıyorsanız teması önlemek, eğer ayrı yıkıyorsanız da eldiven, çorap ve benzeri küçük parçaların çamaşır makinesinin lastiğine girmesini ve orada temizlenmek bir yana daha da kirlenmesini önlemek.


Peki bu torbalar bu amaca hizmet ediyor mu?

Yurtdışında Üretilen Fermuarlı
Yıkama Torbası - Filesi

HAYIR! Makalemin başında bu bebek kıyafetleri yıkama torbasının malzeme açılımını detaylı yapmamın nedeni buydu. Öncelikle saten kurdele naylon alaşımlı fileden kolaylıkla kurtulan bir malzeme. Çamaşır makinelerinin devrinin arttığı günümüzde çamaşır filesi kolayca bağından kurtuluyor ve bebeğinizin kıyafetleri çamaşır makinesinin içine dağılıyor. Başlı başına bu madde bile amaca hizmet etmeyen bu ürünü almamak için yeterli ama akıllardaki soru işaretlerini gidereyim. Saten kurdeleye üst üste 4 sıkı düğüm attım buna rağmen açıldı ve fileden kurtuldu. Kurdele fileden kurtulunca onu tekrar fileye geçirmeniz gerekiyor ki bu da kabus bir işlem delikler, kurdele ve kurdeleyi yürütsün diye çengelli iğne. Durum tam bir sabır sınavı, üstelik neticeye de ulaşmıyor bu sınavı her çamaşır yıkama gününde vermeniz gerekiyor. 

Yurt dışında bu fileleri fermuarlı yapmışlar haliyle kullanılan file malzemesi de bizdeki gibi naylon alaşımlı yumuşak bir file değil daha apreli ve ince delikli dayanıklı bir file. Filelerin yapılışı amacı küçük parçaların kaybolmasını önlemekse eğer bu parçaların filelerin içinde kalmasını sağlamak da bir diğer amaç olmalı diye düşünüyorum. Henüz ülkemizde bu şekilde bir fileye rastlamadım.

Sonuç: TR'de üretilen bu bebek kıyafetleri yıkama filesi ya da torbası yurtdışında satışa sunulanlar kalitesine ermedikçe satın almanın bir anlamı yok sadece sinirleriniz oynuyor.  

Ev Tipi Ana Kucağı Ne Kadar Gerekli? Neden Gerekli?

Ev tipi ana kucağının gerekliliğine inanmayanlardandım ta ki ilk üç ayın zorlayıcı deneyimleri ile tanışıncaya kadar. Açıkçası aldığımız travel setin kapsamlı oluşu ve araç içi seyahat dahil olmak üzere evde de kullanabileceğimiz bir ana kucağına sahip oluşu başka bir alternatife gereksinimiz olmadığını düşündürüyordu bana. Bu düşünce kızımın doğumu takip eden 2. haftadan itibaren nedensiz ağlamalarına başlayana kadar sürdü. 

Anne baba olarak çaresizce bu ağlama nöbetlerini nihayetlendirme arayışları içinde aspiratör sesi ile rahatlatma, arabada gece, gece yarısı, gündüz turları atarak uyutmaya çalışma, kolda-ayakta sallama, pusette tırtıklı yolda uyutma, fön makinesi, Buziki Orhan, tren sesi, gitar melodisi ve daha hatırlayamadığım yüzlerce metot... Durum öyle bir hal almıştı ki kızım kollarımda uykuya dalıyor ama yatağa yatırmaya kalktığımızda çığlık çığlığa uyanıyor ve yeniden rutin sakinleştirme döngümüz başlıyordu. Bir gün eşim, anne similasyonu yapan bir cihaz yok mudur acaba diye sormasıyla anne sallayışını taklit eden bir yardımcı aramaya başladık. 

Evet çok çeşitli ana kucakları mevcuttu, bunlar genellikle sallama efekti yapan ana kucaklarıydı lakin bizim ihtiyacımız anne gibi sallayan bir ana kucağı bulabilmekti. Yukarı aşağı sağa sola hafif titreşimlerle bebeğin rahatlamasını ve uykuya dalmasını sağlayacak bir ana kucağını Bright Starts markasında bulduk.

Bugünkü aklım olsa doğumdan önce mutlaka bu ürünü alır eve koyardım. 

Bright Starts InGenuity Otomatik Ev Tipi Anakucağı, bebeği tıpkı annenin salladığı gibi sallamayı sağlayan Hybridrive teknolojisine sahip tek ana kucağı. (en azından biz bu ürünü satın aldığımızda öyleydi) Böylesi bir koltuğa sahip olmak gün içerisinde yapmanız gereken işleri yapabilmenize olanak tanıyor. 30 dakika boyunca bebeğiniz kendini sizin kollarınızın güveninde hissederken siz de kendinize zaman ayırabiliyorsunuz. Benzer sorunları yaşamış annelerimiz neden bahsettiğimi anlamışlardır lakin yeni anne olacak anne adaylarının bir kısmı henüz bu cihazın neden gerektiğini anlamak da zorlanıyor olabilirler. Biraz daha açayım; 

Bebeğiniz İçin Şık ve Kaliteli Kıyafetler: "Bebek Dükkanım"da...

Bebeğim için kıyafet alışverişi yaparken tanıştım "Bebek Dükkanım"la. Önceki makalelerimde bebeğimin tüm ihtiyaç kalemlerini internet üzerinden satın aldığımı söylemiştim, işte bu alışveriş maceralarının en büyük kazanımıdır "Bebek Dükkanım".

Carters ve Gymboree markalarının seçilmiş özel ve güzel koleksiyonlarının satışa sunulduğu bir site "www.bebekdukkanim.com". Sahibi Serpil hanım ile kısa sürede dost olduk. Ama  öyle sözde dostluklardan söz etmiyorum, diyaloğumuz mail üzerinden ilerlese de içinde sevgi barınan bir paylaşımı yaşıyoruz. Öncelikle kendisine müteşekkirim bu iki markayı da sayesinde tanıdım ve deyim yerindeyse bu markalara duyduğum sevgi bağımlılık noktasına geldi. Kızım için başka bir marka alamaz, başka bir yerden alışveriş yapamaz oldum. Neden mi?

Kaliteli Malzeme ve Şık Tasarımlar...

Desitin Relief Pişik Önleyici Kremle Pişik Sorunu Tarih Oluyor...

Bebeğimin ilk ihtiyaç kalemlerini, çok yakın dostum aldı. Hamileliğimin 5-6. aylarında bebeğim için alışverişe başladığımda en az benim kadar titiz olan dostuma bebeğimin doğumu itibariyle kullanmam gereken ürünler konusunda deneyimlenmiş öneri almak istediğimi söyledim, o bana dünyayı almış geldi. İşte bu ürünlerden biri de Desitin marka pişik kremiydi. Kızım doğduğu andan itibaren sadece bu kremi kullandık ve şunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki hiç pişik sorunu yaşamadık.

Desitin Relief Pişik Önleyici Krem Vaadine Yakışır Bir Ürün!

Pek çok ürün, üretiliş amacına göre vaatte bulunur ama pek az ürün vaat ettiğini sağlar. Ben Desitin Relief Pişik Önleyici Kremin gerçekten pişik oluşumunu önlediğini deneyimledim. Desitin pişik önleyici kremin içeriği Aloe Vera ve E Vitamini ile formüle edilmiş. Pudramsı hoş bir kokusu var. Kolay sürülüyor, hızlı emiliyor.

Desitin pişik önleyici kremin iki çeşidi bulunuyor. Her ikisi de pişik oluşumunu önlemeye ve olası bir pişik durumunda tedaviye yönelik. Biri "Rapid Relief" diğeri de "Overnight Relief" diye geçiyor. Ben Rapid Relief olanı tercih ettim ve kullandım çok da memnun kaldım. Elbette kullanımda doğru hijyen koşullarının sağlanmasıyla ürün etkili hale geliyor. Yani saatlerce bebeğinizi nemli ve kirli bir bezle bırakırsanız hiç bir kremin size yardımcı olamayacağına eminim. Bu nedenle bebeğinizin altını sıklıkla değiştirin. Ben ilk zamanlarda her değişimde mutlaka desitin kullandım ama üretici firma günde 2-3 seferin yeterli olacağını söylüyor.

Bebeğinizin altını değiştirin, mutlaka pamuk bazlı bir ıslak mendil kullanın ve ardından desitin pişik önleyici kremle koruma altına alın. Bu arada hastanede kızımın altını ilk değiştiren bebek hemşiresinden gördüğüm şekliyle alt temizliğini yapmaya özen gösterdim, Hemşire, kremi tüm bezle kaplı bölgeyi koruma altına alacak genişlikte bir alana sürerek uygulamıştı ben de bunu benimsedim, küçük bir detay ama belki yeni anne adayları için önem taşır diye paylaşmak istedim.

Eğer Desitin ile bu makaleyi okuduktan sonra tanışacaksanız ve bebeği pişik sorunu yaşayan bir anneyseniz desitinin pişik önleyici kremi tedavi amaçlı da kullanabilirsiniz.

Hiç Pişiksiz Günler Dileklerimle...

Alışveriş Tüyoları...

Desitin pişik kremi uzun soluklu kullanılan bir ürün yani bir sefer al kullan ürünlerden değil. Hal böyle olunca hemen her ay bir ya da iki adet satın almak gerekiyor özellikle ilk aylarda günde 10-15 kere bez değişimi söz konusu olduğu düşünülürse kremi toptan alsak yeridir.  Desitin kremi de online satın almak büyük avantaj sağlıyor. Piyasa değeri 20-25 TL olan desitin pişik kremini yarısından da az rakamlara satın aldığım kampanyalarla karşılaştım. 

Bloğumu takip edenler bebek için alışverişimin neredeyse tamamını internet üzerinden gerçekleştirdiğimi bilir. Bunu size de öneririm. Ben tüm bebek alışverişimi tikokupon.com isimli websitesinin verdiği ücretsiz kupon ve duyurduğu kampanyalarla çok uygun fiyatlara iyi markaları alarak tamamladım. Bazı websiteleri belirli alışveriş tutarında geçerli indirim kuponlarını tikokupon üzerinde ücretsiz olarak yayınlıyor. Bu kuponları ve ürün bazlı kampanyaları takip ettim. Böylece satın aldığım ürünleri hem kampanya indirimi hem de TikoKupon indirim kuponları ile ekstra indirim alarak tamamladım. 

Bebek Monitörü, Bebek Telsizi, Bebeğinizi İzlemek İçin Gerekli Donanım...

Açıkçası eşim bebek telsizi alalım diyene kadar bu ürünü araştırmaya başlamamıştım. Hatta be nereye gidersem bebeğim de orada olur diye düşündüğümden bebek telsizini gereksiz bile buluyordum. Elbette yanılmışım. Şu an bebeğim 6,5 aylık ve bebek telsizi benim neredeyse ayrılmaz bir parçam diyebilirim. Bu nedenle bebek için alışveriş listenizi hazırlarken listenin başında olmasa da bebek telsizini ihtiyaç kalemlerinden biri olarak ekleyebilirsiniz.

Bebek telsizi alacağımız zaman epey araştırma yaptım. Konuyla ilgili pek çok forum buldum ve yorum okudum. Bu yorumlardan hareketle bir bebek telsizi seçeceğim zaman neleri kıstas almak gerektiğini listeledim. Sonra markaları araştırdım ve markalarla ilgili yorumları okudum. Fiyat, fayda, maliyet analizinin ardından (yine süper bir kampanya yakalayarak) Weewell marka bebek telsizimizi aldım.

Weewell Bebek Telsizi WMA400'ü Önerir miyim? Evet!

Bebek telsizi alacağımız zaman görüntülü bir cihaz mı seçmeliyim ses yeterli mi sorusunu kendime çok sordum. Açıkçası görüntülü bebek telsizlerinin aşırı yüksek fiyatlı oluşu bu sorunun üzerine çizmeme yardımcı oldu. Bir ürünü alırken sadece ihtiyaç gidermenin yeterli olmadığını bebek telsizi araştırmam sırasında okuduğum yorumlardan anladım. Biz çok katlı bir evde oturuyoruz. Yaşam alanımız ile kızımın odası aynı katta değil. Hal böyle olunca kapsama alanı geniş bir cihaz seçmek olmazsa olmazımız oldu. Okuduğum yorumlarda aynı katta ön salondan arka odaya ses alamadıklarından yakınan kullanıcılara rastladım. Parazit sorunu da cabası... Bebeğimiz olduktan sonra gördüm ki ses çok mühim, en ufak bir mıkırdanmayı bile duymak istiyorsunuz Weewell WMA400 model bebek telsizi bu konuda şahane duyarlılığa sahip. Eğer aynı duyarlılıkta görüntü alan bir telsiz seçmeye kalksaydım bunun bedeli 1000 TL'ye yakın olurdu sanırım. Bu nedenle bebek telsizi alacaklara öncelikli önerim kapsama alanı yüksek bir telsiz seçin aksi halde bir kaç sefer telsiz almak zorunda kalanlar olmuş.

Weewell WMA400 model bebek telsizi karşılıklı konuşmaya olanak tanıyor. Böylece eğer uzaktaysanız ve bebeğinizin yanına gitmeniz zaman alacaksa telsiz üzerinden bebeğinizle iletişim kurabiliyorsunuz.

Müzik ve melodiler güzel ayrıca ses kaydı da yapabiliyorsunuz... Ürünü araştırırken bir forumda rastlamıştım, bebek sadece annesinin onun için söylediği bir ninni ile sakinleşiyormuş, anne çalışan bir anne ve hal böyle olunca sesini Weewell WMA400 Bebek Telsizine kaydetmişler, bakıcısı ya da babası zor zamanlarda bu özellikten çok faydalandıklarını belirtmiş. Biz henüz bu fonksiyonu kullanmadık ama ilerleyen zamanlarda işe yarayabilir...

Weewell WMA400 bebek telsizini aynı zamanda mp3 cihazınızı bağlayarak hoparlöl olarak da kullanabiliyorsunuz.

Weewell Bebek Telsizi WMA400'ü Kaç Liraya Aldım? Nasıl?

Ürünün piyasa değeri ortalama 220-250 TL arası. 200 lira seviyesinde fiyat veren mağazalar da var ancak internetten alışveriş söz konusu olduğunda bilinen firmalarla çalışmak daha güvenli oluyor. Üstelik bu firmaların dönemsel kampanya ya da kuponlarını da yakalayabiliyorsunuz ki ben de öyle yaptım.

Önceki makalelerimi okumuş olanlar bilirler ki ben tüm bebek alışverişimi tikokupon.com isimli websitesinin verdiği ücretsiz kupon ve duyurduğu kampanyalarla çok uygun fiyatlara iyi markaları alarak tamamladım. Bu ürünü alırken yine tikokupon'da denk geldiğim e-Bebek'in bir kampanyasından faydalandım. Her güne bir harf veren ve beş günün sonunda o harflerden oluşan kelime karşılığında 50 TL indirim sağlayan kupon ile aynı dönem indirimli olarak 189 TL'den satışa sunulmuş olan bu telsizi toplamda 139 TL ödeyerek aldım.

 

Kanguru mu? Wrap mi? Sling mi? Neye Göre Seçmeli?

Doğumdan önce "Kanguru mu? Wrap mi? Sling mi?" sorusuna yanıt aradım durdum. Hakkını vermeliyim konuya ilişkin yönlendirici birkaç blogla karşılaştım ama ben bu soruyu farklı bir açıdan yanıtlamak istiyorum. Neyi seçeyim sorusunu sorarken hiç anne babanın yaşı, kaçıncı kez çocuk sahibi oldukları ya da çocuğun özel durumu var mı gibi etkenler gözetilmemişti. Sürekli çocuğunuzun hangi ürünün içinde rahat olacağı ana teması üzerinde durulmuştu.

Hal böyle olunca bu ihtiyaç kalemi de deneyerek öğrenme dolayısıyla da birkaç ürüne para yatırma demek oldu. İlk önce moda olduğu üzere bir sling edindik. Doğumun ardından gaz sancılı bebeğimizle tanıştık, bebeğimiz White Sound ile rahatlıyor, sürekli kucak istiyordu. Slingler salıncağı andıran yapısı ile bebeğin vücudunuza dilediğinizce temasını sağlamıyor. Tam da bu sırada benden az bir süre önce doğum yapmış yurtdışında yaşayan bir arkadaşımızın Wrap kullanmakta olduğunu öğrendik. Üstelik bu arkadaş doktordu ve bebeğin kendini güvende hissetmesi için tıpkı tarlaya çıkan köylü kadınımızın çözümü gibi bebeğin annenin vücuduna sarılmasının etkili olduğunu söyledi. Harika hemen alalım dedik. Sling için bir bedel ödemiştik zaten şimdi ise bilmem kaç metre bir kumaş parçasına bilmem kaç Euro ödemek gibi bir çılgınlık yapmak üzereydik ki düşünme fonksiyonumu perdeleyen hormon bulutu bir süreliğine aralandı. Biz ne yapıyorduk?

30'ların ikinci yarısında çocuk sahibi olan, üstelik ilk çocuğu olan yani çocuk yetiştirme konusunda deneyimsiz, hareket özgürlüğü konusunda da yaşa bağlı engelleri olan taze anne baba olarak eşimin fıtığı benim de bel ağrılarım hortlayınca çözümün ne Sling ne de Wraplerde olmadığını anladık. Bu araçların daha çok 20-30 arası anne-baba adaylarına göre olduğuna kanaat getirip, adam akıllı bel desteği sağlayan bir kanguru aramaya başladık. Yani bu ürün satın alma süreci hiç de öyle uzman görüşü değerlendirmeyle filan olmadı. Doğrudan siz, bebeğiniz ve koşulların doğru denklem içinde değerlendirilmesi ile oldu.

Bebeğim İçin Biberon Seçiminde Tercihim: Dr. Browns

Dr. Browns marka biberonlarla can arkadaşım sayesinde tanıştım. Bana bebek doğduğu anda gerekecek basic bir liste hazırlamış, hazırlamakla da kalmamış Bir bavul dolusu eşyayı yüklendiği gibi Bodrum'a getirmişti. Gaz oluşumunu minimuma indirir özelliğinin bana pek de fazla bir şeyler ifade etmediği o günlerden gaz sancılı günlere geçişte biberonun önemini kavramam saniyesinde oldu. Evet bebeğiniz için yapabileceğiniz en iyi şey onu Dr. Browns'ın doğal akış özelliğine sahip biberonları ile beslemek.

Daha önceki makalelerimde bahsetmiştim, bebeğim doğumunu takip eden 2. gün sol memeyi 2,5 aylık olduktan sonra da her koşulda memeden emmeyi bıraktı. Hal böyle olunca biz biberonla çok erken tanışmış olduk. Sütümü sağıyor ve Dr. Browns biberonla bebeğimi beslemeye devam ediyordum. 2. günden itibaren başlayan bu süreçte biberonun sütü anne memesi doğal akışında veriyor olması bebeğinizin biberona alışması ve anne memesini emmeye bırakması gibi bir sorun yaşanmasını önlüyor. Çünkü bebeğiniz tıpkı anne memesindeki gibi biberondan da sütü çekmek mecburiyetinde. Peki o zaman senin bebeğin neden memeden emmeyi bıraktı diye soracak olursanız benim kızım idrar yolu enfeksiyonu geçirdi 2 aylıkken ve ne yazık ki hemen tespit edilemedi bitmek bilmeyen ağlama nöbetlerini biz gaz sancısı zannederken sancı çeken yavrum beslenmeyi ikinci plana itince mecburen onun hayatını kolaylaştırmak da bana düştü. Biberonla beslenmeye başlayınca gaz sancıları azaldı, o esnada rahatsızlığı da tespit edilip tedavi edilince rahat bir nefes aldık ama bu süreçten sonra kızımı tekrar memeye döndüremedik tabii.

Evet ne diyordum Dr. Browns marka biberonlar... Ben en başından beri plastik olanları kullandım. Cam daha sağlıklı olur diye cam olanlarından da almıştım ama steril sonrası henüz kullanmak nasip olmadan elimden düştü ve tuzla buz oldu... O zaman anladım ki özellikle doğumu takip eden ilk haftalar bebek için seçilen ürünlerin kırılmaz olması önemli:)

Dr Browns Biberonların hemen her yerde maddelenen özelliklerini deneyimlerime göre yorumlamam gerekirse;

Göğüs Kalkanı, Chicco 2'li Göğüs Kalkanı Bebek İçin Alışveriş Lİstenizin En Önemli Maddesi

Bebek için alışveriş başlığı altında hazırladığınız listenizde anne ihtiyaçları da yer almak durumunda. İşte bu ihtiyaçların liste başından bir diğeri "Göğüs Kalkanı". Göğüs Kalkanı emzirme ile yeni tanışan anne adayı için hayat kurtarıcı öneme sahip bir ürün.

Nasıl mı?

Emzirme hem bebeğiniz hem de sizin için yeni bir deneyim. Doğru pozisyonda emzirseniz, her emzirme sonrası kremlerinizi düzenli kullansanız, hijyen kurallarına uysanız da bu yeni düzene alışana kadar çeşitli sıkıntılar yaşayabiliyorsunuz. Ben bu sorunları neredeyse hiç yaşamadan süreci atlatanlardanım, ancak doğum öncesi forumlarda okuduklarım ekstra önlem almaya beni zorlamasaydı belki ben de meme ucu yırtılan hatta kopan, yarılan, yara olan, mantar sorunu yaşayan kişilerden biri olabilirdim. Makalemin başında bu ürün için "hayat kurtarıcı öneme sahip" tanımını kullanmamın nedeni işte tam da bu...

Ben marka olarak tavsiye üzerine Chicco'nun Göğüs Kalkanını kullandım, diğer markaları deneyimlemediğim için bir karşılaştırma yapamam ama bu marka ürün benim ihtiyacımı karşıladı bu nedenle siz de  Chicco 2'li Göğüs Kalkanını tercih edebilirsiniz.

Chicco 2'li Göğüs Kalkanının Sağladığı Avantajlar;

LIERAC Çatlak Önleyici Kremle Çatlak Sorunu Yaşamayın...

Hamileliğimin 12. haftasından itibaren çatlak önleyici krem kullanmaya başladım. Doktorumun önerisi ile LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Kremle tanıştım. (elbette doktorum her doktor gibi marka önerisinde bulunmadı, içeriğinde Phytolastil olan bir çatlak önleyici jel kullanmamı söyledi) Ergenlik döneminde çatlaklara merhaba demiş biri olarak cildimin hamilelik sonrası yol haritasına dönmesi endişesi ile hemen aldım ve kullanmaya başladım.

LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Kremin abonesi oldum diyebilirim. Her ne kadar günde 1 sefer uygulamak yeterlidir denilse de ben aklıma her gelişte çatlak oluşabilecek bölgelere sürdüm. Meme, karın ve hatta bacaklara... Bebeğim eylül ayı doğumlu hamileliğimin en yoğun ayları yaz evresine geldiğinden ve güneyde yaşadığımızdan deniz ve duş hayatımızın rutini hal böyle olunca ben LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Kremi tam bir nemlendirici gibi kullanım. Sonuç mu? Sonuç çatlaksız bir hamilelik:)

Elbette bu sonuca sahip olmanın bir bedeli var. Ben de bu bedeli en ekonomik şekilde nasıl çözüme ulaştırırım diye epey araştırma yaptım. Ve inanın bana LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Krem ihtiyacımı en optimum şekilde çözdüm.

LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Kremi Kaç Liraya, Nereden Satın Aldım?

Çatlak Önleyici Jel kullanmam konusunda doktorumun yönlendirmesinin ardından eczaneye gittim. Bana LIERAC Phytolastil Jel Çatlak Önleyici Kremin reçeteme uygun olduğunu söylediler. Fiyatı 85 TL'ydi.. İçime oturmadı dersem yalan olur. Ayda bir adet tüketecek olsam hamilelik sürecinde ortalama 850-1000 TL sadece krem harcamam mı olacaktı?!! Eve gelir gelmez ürünle ilgili internet üzerinden kampanya araştırmaya başladım. Söz konusu kozmetik olunca öyle her önünüze gelen yerden ürün satın alamazsınız, almamalısınız da. Bu nedenle güvenilirliğine güvendiğim 4-5 online mağaza belirlemiştim. Bu sitelerdeki kampanyaları takip etmeye başladım. İlk internet siparişimde 58 TL ödeyerek satın aldığım jeli ilerleyen siparişlerde 25 TL'ye varan fiyat avantajlarıyla satın alma şansım oldu. Zaman zaman kampanyalara ek bir de indirim kuponu kullanma şansını yakalayınca eczaneden 85 TL'ye aldığım jeli 25 TL'ye satın alma fırsatını yakaladım. Hamileliğimin sonunda hesapladığımda toplamda 385 TL harcanmış olduğunu gördüm ki bunun 85 TL'si başlangıçta acemiliğime gelen eczaneden krem alma deneyimine ait.

Tavsiyem O'dur ki:

İçiniz Rahat Olsun Diye: ANGELTALK Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazı

Bebeğimin varlığı bana müjdelendiğinde ilk satın aldığım ürün bu oldu: "Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazı"... 12. haftadan sonra ayda bire düşen doktor ziyaretleri arasında anne adayının içini rahatlatan bir ürün bu. Henüz bebek hareketleri de başlamadığı için miniğinizin sağlık ve varlık durumu konusunda endişelenen anne adayları için harika bir çözüm.
"Pimpirikli biri hiç bir zaman olmadım" diyen ben, bebeğimin hareketlerini net olarak hissetmeye başladığım o güne kadar deyim yerindeyse tam bir endişe topuna döndüm. Gün aşırı bebeğim iyi mi?, kalp atışları nasıl? diye meraklanmaktan kendimi alamıyordum. İki de bir de soluğu doktorda alamayacağıma göre ANGELTALK Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazını alayım dedim çok da iyi etmişim.

Hamilelikte stres ve sıkıntı bebeğe büyük zarar verdiği ile ilgili uzmanlar uyarıyor. Eğer siz de bebeğinizin sağlığı ile ilgili endişe duyuyorsanız ya da ne bileyim daha önceden bebeğinizi kaybettiyseniz sürekli endişe yaşamak yerine bu cihazla rahatlayabilirsiniz.

Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazının Avantajları

1. Bebeğim iyi mi stresinden sizi kurtarıyor.
2. Kayıt da alabildiği için bebeğinizin kalp atışlarını kaydedebilirsiniz. Hatta ben bebeğim doğduktan sonra tanıştığım "White sound" hikayesinin çıkış yeri alan anne karnı seslerini taklit eden elektronik cihazlar yerine doğrudan hamilelik sırasında bu ürün aracılığı ile orijinal ses kaydı almadığıma sonradan çok pişman oldum.
3. İki doktor randevusu arasında geçen 1 ay uzun bir süre bu sürenin daha az sancılı atlatılmasına yardımcı oluyor ayrıca sadece siz değil eşinizin de bu uzun süreçte bebeğinizin kalp atışlarını dinleyerek onunla bağ kurmasını sağlıyor.
4. Her an elinizin altında olduğu için gece yarısı bile olsa bebeğinizin kalp atışlarını dinleyebiliyorsunuz.

Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazının Dezavantajları

1. ANGELTALK Bebek Kalp Sesi Dinleme Cihazı pille çalışıyor. Eğer pil zayıflarsa o zaman kalp atışlarını alamama durumunuz var ayrıca sesin iyi ve net duyulması için bebeğin pozisyonu da önemli. Eğer kalp atışını duyamadığınız anda panikleyecek bir karaktere sahipseniz hiç almayın derim zira benim 3 gün kalp atışı duyamamışlığım var. Bu sürede bunun bir ev tipi araç olduğunun asla profesyonel cihazlar gibi sonuç alınamayacağının farkında olmak gerekiyor.
2. Paketin içinden çıkan pil çok çabuk tükendi, Pil zayıflamışsa sesleri duymak da zorlaşıyor bu nedenle pilin ömrünün az olmuş olabileceğinin bilincinde olun.

Kullanıma Dair Benden Size Notlar...

LANSINOH Affinity Göğüs Pompası Hayat Kurtaran Bir Ürün

İlk makalemi "bebek alışveriş" listesinin en başına konması gerektiğine inandığım bir ürün olan "göğüs pompası" üzerine yazmaya karar verdim. Pek çok anne adayı gibi ben de bir "süt pompası" edinip edinmemek konusunda kararsızlık yaşadım. HomeOfis çalışma imkanına sahip olduğum için bebeğimi istediğim zaman emzirebileceğimi düşündüğümden göğüs pompası benim için gereksiz diye düşünüyordum ne kadar da yanılmışım. Kızım doğumun hemen akabinde tek memenin kendisine yeteceğine inanmış olsa gerek beslenmesini sağ seçenekten yana kullandı. Dolayısı ile sol meme pompanın kuvvetine terk edildi. Çok değil iki ay sonra da komple emmeyi bıraktı. Bu durumda bana yapılacak tek şey kaldı o da anne sütünü sağarak vermek. Bu zorunluluktan süt pompası adeta bir uzvunuz haline geliyor. İşte bu noktada ürün memnuniyeti çok önemli. Ben diğer ürünlerine güvendiğim ve yedeklenmesi gereken parçalarına kolayca ulaşabileceğim bir marka olan LANSINOH'u tercih ettim. Çok da memnun kaldım.

Göğüs Pompası Manuel mi Elektrikli mi Tercih Edilmeli?

Bir göğüs pompası seçmeye karar verdiğimde en çok bu soru karşıma çıktı. Haklı bir soru çünkü aradaki fiyat farkı, uzun ihtiyaç listesi de söz konusu olunca  düşünülmesi gereken bir detay. Ben böyle bir sorun yaşayacağımı düşünmemiştim ürünü seçerken neredeyse manuel bir pompa ile aynı fiyata ürünü yakalama şansım olunca, ki bunun püf noktasını da sizlerle paylaşacağım, düşünmeden "LANSINOH Affinity Çiftli Elektrikli Göğüs Pompası" isimli bu ürünü satın aldım. Sağma işleminin manuel yapılması benimki gibi bir durumdaki anne için herhalde kabus olurdu. Günde minimum 6-7 sefer sağma gerçekleştiriyorsunuz ve zamana karşı yarışıyorsunuz. İlk ayların temposu ki kimse bana bundan bahsetmemişti, eğer bir de gaz sorunu yaşayan bir bebeğiniz varsa, neredeyse yeni anne için tam bir dayanıklılık testi oluyor. Her bir memenin boşaltılma süresi 15-20 dakika olarak belirlendiği de düşünülürse süreç şöyle ilerliyor. Sağıyorsun 20 dakika yediriyorsun 5-10 dakika, altını değiştiriyorsun, gazını çıkarıp uyutuyorsun. Normalde bebek uyurken senin dinlenmen gerek ancak beslenmeyi araçlarla gerçekleştirdiğin için bu araçların yıkanıp steril edilmesi gerekiyor. Bu da yaklaşık 20 dakika sürüyor. Sonuç: Zaman ilk aylarda çok kıymetli dolayısı ile manuelle vakit kaybetmeyin derim ben...